11 Ocak 2010 Pazartesi

YOLA ÇIKARKEN


Yol'a çıkan insan ne almalı yanına?

Aç kalmamak için yiyecek mi....
Su mu yoksa susadığında içmek için...
Kestirmeden düşünüp para mı...
Akıl mı, ruh mu, inanç mı...
Yolda yarenlik edecek yoldaş mı.. ne almalı?...
Yalnızlığını, bencilliğini mi yoksa....Ne?
Ne alırsa alsın, ne kadar alırsa alsın
"vicdan" ı unutmamalı...
olmazsa olmazdır vicdan...
olmaz mı?
belki olur, belki yolcu yol alır
ama vicdan olmazsa insan yanı hep eksik kalır...
Nazi Almanyası Hava Kuvvetleri Komutanı olan Hermann Göring,
Hitler için şöyle demiştir:
"Vicdansızım ben. Benim vicdanım Adolf Hitler'dir."
Peki sizin vicdanınız?
Vicdanını yolda yanına almayanlara dönün ve alın demek kolay
ama ya "benim vicdanım hep yanımda" diyenlere
"çıkar ve bak; gerçekten kim o" diye sormak gerekmiyor mu?
Haşmet Babaoğlu Sabah gazetesindeki Pazar Notlarında
"vicdan" konusunda can alıcı noktadan yakalıyor yine yürekleri:

"İnsanın "orta direği" vicdandır. Ama zemin çürük, zihin bulanıktır. Hayat yer sarsıntılarıyla geçmektedir. İşte o yüzden vicdanı hemen her gün yeniden inşa etmeliyiz.

* * *
Vicdanın sesi mi?.. Öyle bir uğultu var ki, o sesi duymak imkânsız! Zaten şiddetin kıvılcımı bir kez parlamaya görsün. O zaman sloganlardan, küfürlerden, haykırışlardan başka bir şey duyulmaz. Bir an için bile olsa, durmak gerekir! Koşmamak, koşturan kalabalığa karışmamak gerekir. Ve bakmak gerekir. Kalabalık kavga, yıkım, linç uğruna aynı yöne koştururken durup onların her adımda çirkinleşen yüzlerine durup bir bak! İşte o an içindeki "sürü hayvanı" ölüp, insan yeniden dirilecektir.

* * *
Hiç uzatmadan söylemeli! Hep kazanmayı isteyen, kaybetmeyi asla göze alamayan biri vicdanlı olamaz. Çünkü vicdanın en büyük düşmanı menfaati ve kazanma arzusunu meşrulaştıran akıl yürütmelerimiz değil midir? "


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder